Diyetisyen Merve Çelik;Mevsim geçişlerinde nasıl beslenilmeli?
Son günlerde havaların ani değişimleri ile birlikte nezle, grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıklar artış gösterdi. Fitkonium Beslenme Ve Diyet Danışmanlığı Diyetisyenlerinden Merve Çelik de konu ile ilgili vatandaşları bilgilendirerek mevsim geçişlerinde doğru beslenme yöntemlerini paylaştı. Diyetisyen Çelik, "Mevsim değişiklikleri beslenmemiz üzerinde olumsuz etkiler yapar. Mevsimler değişirken genellikle kendimizi yorgun ve halsiz hissederiz. Ama bu geçiş genelde sonbahara ve kışa geçişlerde görülmektedir" diyerek konu ile ilgili bilgi verdi.
İlkbahara ve yaza geçişlerde ise daha enerjik ve dinamik hissederiz. Tabi ki bu yaz gelmeden ilkbahar girişinde hissedilen bir duygudur. Çünkü biliyoruz ki çoğumuz yaz güneşinden kaçıp daha gölge ve serin yerler arıyoruz. Mevsim değişikliği nedeniyle gözlerde kuruluk ve bazı alerjiler görülebilir. Mevsimsel alerji semptomlarını hafifletmek için doğal yollardan uygulanabilecek bazı çözümler vardır. İlki, kuersetindir. Turunçgiller, elma ve soğanda bulunan bu flavonoidin anti-histamin özellikleri olduğu kanıtlanmıştır. diyen Diyetisyen Merve Çelik; "Histamin, bir şeye alerjik reaksiyon gösterdiğiniz zaman, vücudunuz tarafından salgılanan bir kimyasaldır; dolayısıyla bu kimyasalı bloke ederek alerji semptomlarını hafifletebilirsiniz. Alerjiler, bağışıklık sisteminizin bazı bileşikleri yanlışlıkla yabancı istilacılar sanmasıyla tetiklenir. Normalde sadece tehlikeli istilacıları fark etmeleri gereken antikorlar kendilerini bu alerjenlere bağlar ve hücrelerinizin, gözlerde kaşıntı, hapşırık ve boğazda kaşıntı gibi alerji semptomlarından sorumlu olan histamin dediğimiz kimyasalı salgılamasına neden olurlar. Diyetisyen Çelik, sık sık değişen hava koşulları nedeniyle mevsim geçişlerinde sağlığı korumak için dengeli ve düzenli beslenmenin önemine dikkat çekerek örnek bir beslenme şekli tarif etti.
Ara öğün alışkanlığınız yoksa bundan sonra ara öğün yapmayı alışkanlık haline getirin. Çünkü ara öğün yapmak, kan şekerinizin dengelenmesini ve tok kalmanızı sağlar. Öğle yemeğinizi atlamayın. Öğle öğününü tüketmek, akşam yemeğindeki porsiyonunuzun azalmasını sağlar. Günde 6 öğün beslenin ve öğünleriniz arasında 3 saati geçirmeyin. Bu şekilde beslendiğinizde, daha kolay kilo verdiğinizi ve hiç aç kalmadığınızı hissedeceksinizdir."
Karbonhidratlar, yağlar ve proteinler dengeli bir şekilde her gün tüketilmelidir. Karbonhidrat kaynağı olarak tam buğday ekmek, bulgur, yulaf tarzı tam tahıl ağırlıklı besinler, yağ grubundan sıvı yağları, ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumlar, protein kaynağı olarak ise yarım yağlı süt, yoğurt, yumurta, balık, tavuk veya yağsız etler tercih edilebilir. Bunlar dışında günde 5-6 porsiyon meyve, sebze tüketilmeli. Ancak bahar aylarına doğru daha çok artan sebze, meyve çeşitliliği porsiyon kontrolünüzün kaçmasına neden olabilir. Bu nedenle porsiyonlar konusunda dikkatli olunmalı.
Sağlıklı bir bedene sahip olmanın yollarından en önemlisi de, dengeli beslenmenin yanında şüphesiz ki düzenli spor yapmaktır. Spor, hem daha fit bir bedene sahip olmanızı hem daha iyi hissetmenizi sağlar. Ancak spor yaparken de bilinçli olmak gerekli. Saatlerce spor salonunda kalıp, vücudu çok fazla yormak yerine, daha hafif ve düzenli egzersiz yapmak yaşam kalitesi için daha faydalı. Ayrıca çok yoğun egzersiz yapmak, bırakıldığında verilen kiloların tekrar geri dönmesine neden olabiliyor. Bu yüzden haftada 150 – 200 dakika arası spor yapmak, sağlıklı bir vücut için yeterli kabul ediliyor. Özellikle bahar aylarında açık havada yürüyüş yapmak metabolizmanızın daha iyi hızlanmasını sağlayacaktır." Dedi.
İlkbahara ve yaza geçişlerde ise daha enerjik ve dinamik hissederiz. Tabi ki bu yaz gelmeden ilkbahar girişinde hissedilen bir duygudur. Çünkü biliyoruz ki çoğumuz yaz güneşinden kaçıp daha gölge ve serin yerler arıyoruz. Mevsim değişikliği nedeniyle gözlerde kuruluk ve bazı alerjiler görülebilir. Mevsimsel alerji semptomlarını hafifletmek için doğal yollardan uygulanabilecek bazı çözümler vardır. İlki, kuersetindir. Turunçgiller, elma ve soğanda bulunan bu flavonoidin anti-histamin özellikleri olduğu kanıtlanmıştır. diyen Diyetisyen Merve Çelik; "Histamin, bir şeye alerjik reaksiyon gösterdiğiniz zaman, vücudunuz tarafından salgılanan bir kimyasaldır; dolayısıyla bu kimyasalı bloke ederek alerji semptomlarını hafifletebilirsiniz. Alerjiler, bağışıklık sisteminizin bazı bileşikleri yanlışlıkla yabancı istilacılar sanmasıyla tetiklenir. Normalde sadece tehlikeli istilacıları fark etmeleri gereken antikorlar kendilerini bu alerjenlere bağlar ve hücrelerinizin, gözlerde kaşıntı, hapşırık ve boğazda kaşıntı gibi alerji semptomlarından sorumlu olan histamin dediğimiz kimyasalı salgılamasına neden olurlar. Diyetisyen Çelik, sık sık değişen hava koşulları nedeniyle mevsim geçişlerinde sağlığı korumak için dengeli ve düzenli beslenmenin önemine dikkat çekerek örnek bir beslenme şekli tarif etti.
Ara öğün alışkanlığınız yoksa bundan sonra ara öğün yapmayı alışkanlık haline getirin. Çünkü ara öğün yapmak, kan şekerinizin dengelenmesini ve tok kalmanızı sağlar. Öğle yemeğinizi atlamayın. Öğle öğününü tüketmek, akşam yemeğindeki porsiyonunuzun azalmasını sağlar. Günde 6 öğün beslenin ve öğünleriniz arasında 3 saati geçirmeyin. Bu şekilde beslendiğinizde, daha kolay kilo verdiğinizi ve hiç aç kalmadığınızı hissedeceksinizdir."
Karbonhidratlar, yağlar ve proteinler dengeli bir şekilde her gün tüketilmelidir. Karbonhidrat kaynağı olarak tam buğday ekmek, bulgur, yulaf tarzı tam tahıl ağırlıklı besinler, yağ grubundan sıvı yağları, ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumlar, protein kaynağı olarak ise yarım yağlı süt, yoğurt, yumurta, balık, tavuk veya yağsız etler tercih edilebilir. Bunlar dışında günde 5-6 porsiyon meyve, sebze tüketilmeli. Ancak bahar aylarına doğru daha çok artan sebze, meyve çeşitliliği porsiyon kontrolünüzün kaçmasına neden olabilir. Bu nedenle porsiyonlar konusunda dikkatli olunmalı.
Sağlıklı bir bedene sahip olmanın yollarından en önemlisi de, dengeli beslenmenin yanında şüphesiz ki düzenli spor yapmaktır. Spor, hem daha fit bir bedene sahip olmanızı hem daha iyi hissetmenizi sağlar. Ancak spor yaparken de bilinçli olmak gerekli. Saatlerce spor salonunda kalıp, vücudu çok fazla yormak yerine, daha hafif ve düzenli egzersiz yapmak yaşam kalitesi için daha faydalı. Ayrıca çok yoğun egzersiz yapmak, bırakıldığında verilen kiloların tekrar geri dönmesine neden olabiliyor. Bu yüzden haftada 150 – 200 dakika arası spor yapmak, sağlıklı bir vücut için yeterli kabul ediliyor. Özellikle bahar aylarında açık havada yürüyüş yapmak metabolizmanızın daha iyi hızlanmasını sağlayacaktır." Dedi.