Beyin Pili Tedavisi Hakkında En Sık Sorulan Sorular
Beynin hareket ilgili özelleşmiş merkezlerindeki bazı hücrelerde oluşan hasarlar veya bu kontrolün gerçekleşmesinde görev alan nörotransmitter adlı iletiyi sağlayan maddelerin yetersiz üretimi sonucunda kişiler hareket kabiliyeti ile kontrolünü yitirebiliyor. Bu hasarların yol açtığı nörolojik hastalıkların tedavisinde başvurulan cerrahi yöntemlerden ‘beyin pili’, sağladığı önemli avantajlarla günümüzde ön plana çıkıyor. Halk arasında ‘beyin pili’ olarak adlandırılan ‘derin beyin stimülasyonu’ nörolojik sistemde ortaya çıkan birtakım hastalıkların tedavisinde kullanılan bir yöntem. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Sabri Aydın, ülkemizde kullanımı giderek yaygınlaşan beyin pilinin günümüzde ilaç tedavisine dirençli olan veya ilacın yan etkisi nedeniyle ilaç kullanamayan, başta Parkinson hastaları olmak üzere pek çok hastalıkta başarıyla uygulandığına dikkat çekerek, “Bu yöntemle Parkinson hastalığının yanı sıra ellerde, ayaklarda, başta veya seste titremeyle seyredebilen esansiyel tremor (titreme hastalığı) ve istemsiz kasılma hareketleriyle seyredebilen distoni hastalığında oldukça yüz güldüren sonuçlar alınıyor. Beyin pili semptomların birçoğunu düzelttiği için hastaların günlük işlerini yardıma ihtiyaç duymadan yapabilmelerine imkan sağlıyor. Böylelikle hastaların günlük yaşam konforu belirgin şekilde yükseliyor” dedi.
Beyin Piliniz Etki Mekanizması Ne?
Beyin pili ameliyatında, beynin orta kısmında yer alan ‘beyin çekirdeklerine’ ince kablolar yerleştiriliyor, ardından bu sistem göğüs ya da karın bölgesine konulan bir pil aracılığıyla sürekli elektrik uyarısı veriliyor. Böylece hastalık nedeniyle hasar görmüş olan sinir hücreleri yeniden düzene giriyor ve hastalığın yol açtığı belirtiler yok oluyor.
Hangi Hastalıklarda Etki Ediyor?
Parkinson hastaları bu yöntemle titreme, yürüyememe ve konuşamama gibi sorunlardan kurtulabiliyor ve normal bir yaşam sürebiliyorlar. Beyin pili parkinson hastalığının ana semptomları olan titremede yüzde 80, hareketsizlik ile kasılmada yüzde 70 ve yürümede yüzde 50 oranında iyilik sağlıyor. Beyin pili yöntemiyle distoni olarak adlandırılan ve beyin tarafından iletilen sinyalin yanlış gönderilmesi nedeniyle istemsiz gelişen kas spazmlarında da yaklaşık yüzde 60-70 iyilik hali bekleniyor. Prof. Dr. Sabri Aydın, “Distonide esas amaç, kendi ihtiyaçlarını karşılamasını sağlayarak hastayı bağımsız hale getirebilmek ve günlük yaşantısını bozan istemsiz hareket ile kasılmaları azaltıp, hayat ergonomisini düzeltmektir” diyor. Bu yöntemle Tourette Sendromu’
Ameliyat Öncesindeki Yapılar Hazırlıklar Neler?
Ameliyat için hasta bir gün öncesinden hastaneye yatırılıyor. Gerekli kan tetkikleri ve konsültasyonların yanı sıra özel bir beyin MR’ı çekiliyor.
Beyin Pili Ameliyatı Nasıl Gerçekleşiyor?
Ertesi sabah iki aşamalı olan ameliyatın ilk aşaması başlıyor. Lokal anestezi veya seçilmiş hastalarda genel anestezi altında, streotaktik çerçeve denilen başlık, hastanın kafa kemiğine tutturuluyor. Ardından hastanın beyin tomografisi çekilip, görüntüler önceki gün çekilen MR ile üst üste bindiriliyor. Bu şekilde hedef çekirdek haritalandırılıyor ve koordinatlar alınıyor. Daha sonra, hastanın başının ön-üst bölümüne sağlı sollu 2 delik açılıyor. Bu sırada hasta herhangi bir acı hissetmiyor. Daha önce belirlenen streotaktik
Hasta Ne Zaman Taburcu Ediliyor?
Ağrılı bir ameliyat olmadığı için hastalar birkaç saat içinde mobilize olabiliyorlar. Ameliyatın ardından 2. günün sonunda taburcu ediliyorlar. Pil bir hafta sonra açılırken, pilin ayarı ise yaklaşık bir ayda oturuyor.
Riskli Mi?
İyi seçilmiş, hastalığın uzman hekimi tarafından refere edilen ve psikometrik testlerinde sorun olmayan hastalarda oldukça başarılı sonuçlar alınıyor. Enfeksiyon ve kanama gibi riskler, diğer beyin ameliyatlarına göre oldukça düşük düzeyde ilerliyor.
Beyin Pilinin Ömrü Ne Kadar?
Beyin pili, şarj edilen ve edilmeyen olmak üzere iki gruba ayrılıyor. Şarj edilebilir olanları 5 cm uzunluğunda ve 1 cm kalınlığında, sarj
Beyin Pili Ameliyatının Sağladığı Avantajlar Nedir?
Beyin pili, hastaya sağladığı önemli faydalar nedeniyle gün geçtikçe daha yaygın kullanılan bir yöntem oldu. Prof. Dr. Sabri Aydın, beyin plinin sağladığı avantajları şöyle sıralıyor: “Yöntem beyin ile diğer dokulara zarar vermiyor ve kalıcı hasar bırakmıyor. Sistem istenildiği zaman tümüyle kapatılabiliyor. İhtiyaç halinde, ayarlar, uzaktan kumandayla yeniden düzenleniyor. Hastalık ilerlese dahi, bu kumanda aracılığıyla verilen akımın değerleri değiştirilerek hastalığın yeni semptomlarıyla mücadele
Kaynak: BSHA Haber Bülteni